İşadamı, yazar ve siyasetçi Yusuf Kırtorun, babası Salih Kırtorun’un kurduğu Beykoz Giresunlular Derneği hakkında siyasi konularda etik olmayan bazı şeyler duyduğunu ve bundan oldukça rahatsız olduğunu söyledi.
Benim babam siyasi parti değil, dernek kurdu
Yusuf Kırtorun, “Rahmetli babam Salih Kırtorun’un bir grup arkadaşıyla kurduğu ve benim de neredeyse bu camia içinde büyüdüğüm Beykoz Giresunlular Derneği hakkında son günlerde oldukça fazla şikayetler duyuyorum. Dernek yöneticilerinin dernek adına konuşup bazı siyasilere destek açıklamaları yaptığını üzüntüyle takip ediyorum, umarım duyduklarım ve yazılanlar doğru değildir, benim babam siyasi parti değil, dernek kurdu” diye konuştu.
Kişiler siyaset yapabilir ama dernekler yapamaz
Kırtorun, “Dernekler kurumdur, bu kurumlar dernekler kanununa göre siyaset yapamazlar ve herhangi bir siyasi partiye veya fraksiyona kurum olarak destek olduklarını açıklayamazlar. Beykoz Giresunlular Derneği eğer böyle bir şey yapmışsa suç işliyor demektir. Kimse dernek üyelerin siyasi iradesine ipotek koyamaz, onları yönlendiremez ve üyeleri bu tür konularda baskı altına alamaz.
Son zamanlarda dernek üyelerinin bu konuda yakınmaları oldukça arttı. Yaklaşan seçimler öncesi çeşitli siyasi partiler tarafından Beykoz’da icra edilen bazı siyasi organizasyonlarda, toplantılarda, dernek yöneticilerinin kamuya açık olan bu yerlerde dernek adına konuşup ‘size destek veriyoruz’ şeklinde açıklamalar yapması tam bir garabet tablosudur. İnşallah duyduklarım doğru değildir, eğer doğruysa bu konuda bir çok dernek üyesi arkadaşlarım ve büyüklerimle beraber bazı hukuki aksiyonlar almak zorunda kalacağız. Hem Beykozlu, hem Giresunlu, hem de derneğin kurucusunun oğlu olarak bu konuda sorumluluk hissediyorum. Konunun araştırılması ve bu hususta bilgi-belge toplanması için arkadaşlarıma talimat verdim” dedi.
Babam da siyasetçiydi ben de siyasetçiyim
Yusuf Kırtorun; “Rahmetli babam bu derneği, çalışmak için gurbete, İstanbul’a, Beykoz’a gelmiş Giresunlular’ın birbirine destek olması, sosyal yardımlaşması ve birbirleri ile hasret gidermesi için kurdu. Dernek o kadar güzel bir mecra haline geldi ki, ben derneğe gittiğimde kendimi evimde gibi hissediyordum. Herkes ailenin bir ferdi gibiydi. Şimdi bu ruhun yavaş yavaş kaybolduğunu ve derneğin politize olduğu kaygısını taşıyorum. Hem Giresunlulara, hem Beykoz’a oldukça fazla katkısı olan bu dernek, amacı dışına çıkarılıp bir siyasi basamak olarak kullanılamaz. Kullanılırsa, gün gelir o samimi insanlar size küserler, ve üstüne bastığınız basamaklar o ağırlığa dayanamaz, kırılır. Kimsenin buna hakkı yok, dernek yöneticileri eğer böyle bir yanlışa imza atmışlarsa özür dilemeli ve gereğini yapmalıdırlar.
Rahmetli babam da siyasetçiydi, ben de siyasetçiyim. Babam Salih Kırtorun’un siyasi kimliğini de herkes bilirdi. Bu gayet normal. Herkes siyaset yapabilir. Dernek başkanı da yapabilir, dernek üyeleri de yapabilir. Ama bunu asla kuruma mal edemezler ve kurumu bir siyasi propaganda aracı olarak göremezler. Salih Kırtorun dernek başkanı iken hiç bir siyasi partiye gidip de ‘dernek olarak yanınızdayız, size destek veriyoruz’ gibi bir şey söylemedi.
Veya, ‘ben şu siyasi partiden falan adayıyım, lütfen dernek olarak bana destek verin’ de demedi. Ben de bir siyasetçi olarak bunu hiç yapmadım. Derneğe gidip de ‘bana siyasi destek verin’ demedim. Eğer öyle bir şey yapmışsam söylesinler. Kişiler özgür iradesiyle siyasi tercihlerini yapar ve demokratik haklarını kullanırlar. Dernek içinde her türlü siyasi görüşten insanlar vardır. Bu insanlara ve siyasi tercihlerine saygı duymak zorundayız, zaten işin güzelliği de buradadır” diye konuştu.
Dernek kimsenin babasının malı değil, böyle bir kanun olsaydı benim babamın malı olurdu
Kırtorun, “Şimdi ben bunları söyledim diye bana kulp takmaya çalışanlar olabilir. ‘Yusuf Kırtorun, dernek üzerinden hesaplar yapmak istiyor, bazı beklentileri var’ vs gibi bir çok şey söyleyebilirler. Ben beklemiyorum ama söylenebilir bunlar.. Eğer böyle bir şey söylerlerse zaten bir suçluluk psikolojisidir. Hiç şaşırmam. Dediğim gibi böyle bir şey beklemiyorum. Kimseyle kavga etmek veya onları farklı bir zemine de çekmek istemiyorum. Böyle bir amacım yok. Zaten dernek başkanının son günlerde, “Biz her partiye eşit mesafedeyiz gibi” bir açıklaması olduğunu söylediler.. İnşallah böyledir. Gönülden söylüyorum, benim tek amacım, içinde büyüdüğüm bu güzide kurumun, bu güzel derneğin aynı sıcaklığını yaşaması, bunu devam ettirmesidir. Hiç bir şaibeye bulaşmadan varlık sebebini icra etmesidir. İnsanlar geçicidir, kurumlar bakidir. Her dernek gibi Giresunlular Derneği de kimsenin babasının malı değildir, böyle bir kanun olsaydı benim babamın malı olurdu” diyerek sözlerini bitirdi.