Beykozluların %70’i borç batağında
Beykozlu siyasetçi BTP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Kırtorun, Beykoz’un yarısının yardımlarla geçindiğini, 18 yaş üstü her dört kişiden üçünün borçlu olduğunu ve birinin de icralık olduğunu söyledi.
Beykoz’un yarısı yardımlarla geçiniyor
Yusuf Kırtorun, “Bir zamanlar fabrikalarla dolu güzel ilçemizde yaşayanlar şimdi sosyal yardımlarla hayata tutunmaya çalışıyor. Beykoz’da şu anda yaklaşık 50 bin kişi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfından, yaklaşık 30 bin üzerinde kişi ise Beykoz Belediyesinden yardım alıyor. Yani toplamda 80 bin kişi nakdi ve gayri nakdi yardımlarla geçiniyor. Yardım alan kişilerin aile fertlerini de hesaba kattığınızda bu, ortalama 130 bin kişiyi geçiyor. Kısacası Beykoz’un tam yarısı sosyal yardımlarla geçiniyor.
Bu rakam 2017 yılında ise Türkiye Avrupa Eğitim ve Araştırmalar Vakfı (TAVAK) raporlarına göre toplamda 71 bin kişiydi. Bu da ailelerle birlikte yaklaşık 120 bin kişiye denk geliyordu. Yani yardımla geçinen Beykozluların sayısı her yıl ciddi oranda artıyor, bu durum aslında Beykoz’un ekonomik olarak battığının göstergesidir” diye konuştu.
Her 4 kişiden üçü borçlu, 4 kişiden biri ise icralık
Kırtorun, “Yaptığımız istatistiksel çalışmalarda Beykozluların oldukça fazla borçlandığını gördük. Beykoz borca batık durumda. Bu çalışmalar esnasında bazı kurumlardan bilgi almakta oldukça zorlandık. Ayrıca, ekibimizle birlikte saha çalışmaları yaptık. Beykoz’un mahallelerinde insanlarla konuştuk. Elde ettiğimiz verileri birleştirdiğimizde Beykoz’da 18 yaş üstü her 4 kişiden üçünün borçlu, 4 kişiden birinin ise borcundan dolayı temerrüde düşmüş icralık statüde olduğunu gördük. Ortada içler acısı bir tablo var” dedi.
Beykozlular hazine üzerine oturan dilenciye çevrilmiş
Sözlerine devam eden Kırtorun, “Bırakın İstanbul’u, dünyanın en güzel yerlerinden biri olan Beykoz’da inanılmaz ekonomik potansiyeller var. Organik tarım, üretim ve turizm konusunda ilçeye hiç bir yatırım yapılmamış. Daha doğrusu bu potansiyel yatırımların önü kesilmiş. Genç nüfus üretim ve geliştirmede kullanılmamış, sokaklara terk edilmiş.
Beykoz’da toplu taşıma sorunu her seçimde söz verilmesine rağmen yıllardır çözülmemiş. Deniz trafiğinden bile faydalanmaz hale getirilmiş.
Bunun bir anlamı var. Birileri Beykoz’un ekonomik olarak kalkınmasını istemiyor, proje avcıları Beykoz’un yeşil alanlarına beton kuleler, villa-kentler kondurmak için fırsat kolluyor. Bu operasyonlar başladı bile. Amaç Beykoz’dan Beykozluları göndermek ve birileri için burayı bir rant kapısı hale getirmek. İlçenin yarısının yardımla geçinmesi, Beykozluların hazine üzerine oturan dilenciye çevrilmesi anlamına geliyor” diye konuştu.
Siyasetçilerin böyle bir derdi yok
Her seçimde Beykozluların oyunu almak için vaadlerde bulunan siyasetçileri de eleştiren Yusuf Kırtorun, “Öyle ya da böyle maalesef Beykoz’da göreve gelen siyasetçiler verdiği sözlerin çoğunu tutmamışlar. Bir kısmını tenzih ederim. Ama genel durum böyle. Her seçimde Beykoz’da işsizlik sorununu çözeceğini, Beykoz ekonomisini hareketlendireceğini vaat edenler attıkları başlığın altını doldurmamışlar. Göreve geldikten sonra da Beykoz’u hareketlendirecek ciddi projeler üretememişler. Siyasi iktidar zaten Beykoz üzerinde başka başka projeler yapıyor, ama yerel siyasetçiler de taşın altına ellerini koymamışlar, sadece günü kurtarma derdine düşmüşler, seçimde oylarını muhafaza etmek için fakirleştirilmiş Beykoz Halkına sosyal yardım desteklerinde bulunmuşlar. Beykoz, ölü kent haline gelmiş.
Bu durum, Beykoz’u ve Beykozluyu kurtarmaz. Özellikle yaşadığımız bu zaman dilimi Beykoz’un artık kırmızı çizginin altına kalma riskini taşıyor. Beykoz siyasetçileri bu durumu görmeliler, günlük hesap yapmamalılar, aksi takdirde kendileri de, gelecekte siyaset yapacakları güzel Beykoz’u da bulamayacaklar” diyerek sözlerini bitirdi.